TRT TÜRK - Türkiye'nin geleceği için 'milli baz istasyonu' güçlenecek haberi

Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanı İsmail Demir ve Cumhurbaşkanlığı Dijital Mutasyon Ofisi Başkanı Ali Taha Koç, Türkiye Siber Güvenlik Kümelenmesi 3'üncü Sektör Zirvesi kapsamında basın mensuplarıyla bir araya gelerek, gündemdeki konulara ilişkin soruları yanıtladı.

İsmail Demir, siber güvenlik alanında ortaya çıkan şirketlerin yurt dışındaki satın almalarla büyümesini amaçladıklarını, bunun için de gereken desteği vermeye hazır olduklarını söyledi.

Siber tehditlere karşı yerli ve Türkiye'nin etken olacağı ürünlerle yol alınması gerektiğini vurgulayan Demir, "Belirtilen ortamlarda saldırı ve savunma tatbikatlarını da çoğu kez yapmamız, açıklarımızı görmemiz lazım." dedi.

Demir, Ukrayna ve Rusya arasındaki gerilim için de aklıselimin şampiyon geleceğine inandığını dile getirdi.

Suni akıl konusunda da kümelenme, çalışma grubu, mükemmeliyet merkezi gibi bir yapılanmayla potansiyel oyuncuları devretmek, analizler yapıp yola çıkmak gerektiğini ifade eden Demir, "Konuşmaktan fazla, adım atma zamanı. Bir platform oluşturup, kafa kafaya verip bir yol haritası çıkartıp yürümek gerekiyor, huysuz halde geç kalıyoruz." diye konuştu.

Siber emniyet ürünlerinin pazarlanması konusunda Türkiye'yi en kuvvetli kılacak konunun entegre çözümler sunmak olduğunu vurgulayan Demir, şu değerlendirmede bulundu:

"Entegratörlük yapıp, çözümü sunan firmalar olmalı. Siber güvenlik alanındaki potansiyel tehditleri anlatıp, bunlara karşısında çözümlerin neler olduğunu masaya koyabilmek gerekiyor. Bu olduğunda şirketlere, ülkelere savunma sanayisi yanında siber emniyet alanında da yurt açık havada önerilerde bulunabileceğiz."

"Ulak bizim için hayati önemde"

Ulusal baz istasyonu Ulak'ın gerekli yerlilik oranlarını sağladığını ama GSM operatörlerinin kullanımına karşın hevesini artırmak gerektiğini dile getiren Demir, şunları kaydetti:

"Bu mücadeleye devam edeceğiz. Ulak özelinde bir ürünle ilgili yok, Türkiye'nin geleceğiyle ilgili endişeler taşıyoruz. Yakında her şey birbiriyle bağlandığında, temas noktalarında hakimiyetiniz yoksa yoksunuz. Bunu bir gelecek endişesi olarak görüyoruz. Burada gayrete devam edeceğiz. Ulak yapılanmasının geliştirilmesine de açığız. ASELSAN, HAVELSAN ile hisselerimizi aşağıya çekmeye de hazırız. Özel sektörden başka girişimler oluyor derhal. Tabii girişimde bulunulsun lakin kapısı ayrıntılarıyla açık bir yer varken neden buraya girilmiyor? Belirli bir yere gelmiş olmasına karşın hisselere astronomik bir para da isteyecek değiliz. Ulak'ı Türkiye'nin geleceği olduğu için zorlamaya devam edeceğiz. Bu konu bizim için hayati önemde, inşallah cümbür cemaat bunun farkına varır. Eksikleri onarmak, ilerletmek için buraya öncelik vererek kaynak akıtırız. Yeter ancak yabancıların hakimiyetinin önüne geçelim."

Demir, Ulak'ın Evrensel Proje dıştan daha kalabalık alanlarda, daha büyük yükler altında kullanılmasını ve geliştirilmesini amaçladıklarını bildirdi.

"Alternatifimiz varsa özgürüz"

Ali Taha Koç da Savunma Sanayii Başkanlığının siber emniyet alanındaki kümelenmeyle iyi bir tohum attığını, bunu filize dönüştürüp yerli ve milli çözümleri globale taşımayı amaçladıklarını söyledi.

Türk şirketlerinin yurt dışarıda satın alınmasının bununla beraber sermaye birikiminin oluşmasını sağladığını dile getiren Koç, ilerleyen aşamada bu sayede ortaya çıkan melek yatırımcıların desteğiyle daha güçlü yerli şirketler oluşacağını açıklama etti.

Koç, kamuda herkesin yerli yazılım kullanması konusunda özendirme edici olduklarını belirterek, şu değerlendirmede bulundu:

"Yazılım ve ekipman anlamında alternatifler oluşmasını ve özgürlüğe sahip olmayı amaçlıyoruz. Alternatifimiz varsa özgürüz. Alternatiflerimizin hepsinin yerli olması diye bir şartımız da yok. Açık kaynak platformlara geçiş konusunda çalışmalarımız var. Göç mimarisini kesintisiz destekliyoruz. Donanımdaki bağımlılığı azaltabilmek için bulut teknolojilerine dürüst motive ediyoruz. Bu sayede keza daha ekonomik çözümler sağlanıyor hem de yerlilik oranının artışı destekleniyor. Her şeyin yerlisini yerine getirmek muhtemel değil. Ulus olarak stratejimiz açık kaynağa geçiş ve her sistemin alternatifinin olması."

Siber emniyet çözümlerinin bir strateji çerçevesinde global piyasaya çıkarılması gerektiğini vurgulayan Koç, "Her firmayı global yapmaya kalkarsak bunun için hesaplı şiddet yetmez. Siber güvenlik alanında mahsul ve çalışmaları bazı oyunuyla ele alıp, entegre çözümler oluşturup, global pazara çıkmak gibi bir vizyonumuz var." dedi.

Pardus'un geleceği ve Metaverse dünyası

Milli işletim sistemi Pardus'a ilişkin soruları yanıtlayan Koç, bunun fazla doğru bir proje olduğunu fakat insan kaynağı anlamında 25-30 kişiyle götürülemeyeceğini söyledi. Bir Takım kurumlar için ihtiyaçlarına yanıt veren, daha kısıtlı özelliklerin kullanıldığı çözümler sunduklarını anlatan Koç, bu şekilde siber emniyet anlamında da daha güvenli ürünler ortaya çıktığını dile getirdi. Koç, "Her evde Pardus'un, herkesin Pardus kullanabildiği bir ortamın yakın bir gelecekte olması konusunda çok artı olmadığımızı anlatmak zorundayım. Bunun yanına kamunun ihtiyaçlarına karşın Pardus ile özel ürünlerimiz, çözümlerimiz olacak." diye konuştu.

Bu araştırmalar yapıldıkça rakiplerin lisans ve servis ücretlerini düşürdüklerine dikkati çeken Koç, şunları kaydetti:

"Pardus'un kullanıldığı çözümler oluşturuldukça lisans fiyatları düşmeye başladı. Ulak Baz İstasyonu'nun en büyük faydası tanıdık olmayan ürünlerin fiyatlarının fazla fazla düşmesi oldu. Operatörlerin karlılığına ve cirosuna etkisi olduğu için daha fazla yatırım yapabildiler, aynı kaynakla daha artı ürün aldılar, kapsama alanları genişlemiş oldu. Gelecekteki en önemli güvenlik zafiyetlerinden birisi iletişimde olacak. Satmasanız bile yerli bir alternatifinizin olması, bu bilgiye sahip olmanız Türkiye için bir güçtür. Savunma Sanayii Başkanlığının yaptığı ulusal emniyet anlamında stratejik bir hareket. Bugün dünya biliyor ama Türkiye 4G baz istasyonu yapabiliyor. Bunun bilinmesi bile finansal olarak ortaya konulamayacak değin önemli bir layık."

Koç, Metaverse konusundaki sorular üstüne, "Dünyada yeni teknolojiler çıkacak. Yeni teknolojilere birincil girmek bazen kısmet olabilir ama belirli bir zaman izlemek, stabil olmasını ummak çok daha mantıklı. Deneme ortamları kurduk, kendi Metaverse, coin alemimiz var. Bunları mühendislerimizin gelişmesi, mevzuat yazacağımız zaman olaya egemen olalım diye kullanıyoruz. Manipülasyona çok açık olduğu için itinalı olmamız gerekli." dedi.

SİSAMER'de ikinci aşama başlıyor

Savunma Sanayii Başkan Yardımcısı Mustafa Murat Şeker, Başkanlık tarafından Türk Silahlı Kuvvetleri bünyesinde kurulan Siber Savunma Merkezinin (SİSAMER) birinci fazının tamamlandığını, kabullerin yapıldığını söyledi.

Merkez doğruca Türk Silahlı Kuvvetlerinin sahip olduğu tüm altyapıların korunabileceği, peşine düşüp takip edilebileceği, istihbarat analizi gerçekleştirilebilecek bir altyapılar oluşturulduğunu anlatan Şeker, bunun yanına 3-4 firmanın projede kullanılan ürünlerinin yurt içinde ve açık havada tercih edilmeye başlandığını belirtti. Şeker, birincil Savunma Sanayii İcra Komitesi toplantısında projenin ikinci fazının onaya götürüleceğini bildirdi.

AA